İran’ın Mistik Başkenti: Tahran

İran’ın en büyük kenti Tahran, parkları, sarayları, tarihi yapıları ve farklı atmosferi ile Doğu’nun görülmesi gereken yerlerinden. Aynı zamanda 17 milyonu aşkın nüfusu ile tam bir metropol şehri.

Tahran Gezi Rehberi

Dünyanın en köklü uygarlıklarından birine ev sahipliği yapmış bu efsane şehir, hem kültürü hem de tarihi açısından oldukça önemli bir yere sahip. Farklı dönemlere tanıklık etmenin yanı sıra, farklı dönemlerden kalma eserleri ve yapılarıyla hala daha bunun izlerini taşıyor.

Büyük Selçuklu Devleti’ne başkentlik yapan Rey şehrinin dağılmasıyla, Tahran’a göçler olmaya başlayınca, şehir de büyümeye başlıyor. Safeviler, Zend Hanedanlığı, Kaçar Hanedanlığı, Pehlevi Dönemi  derken birçok farklı süreçten geçerek de günümüzdeki haline geliyor. Tahran, yaşanılan büyük İran Devrim’inde de önemli etkilere sahip bir şehir. Tabii ülkenin diğer tüm şehirleri gibi burasıda doğrudan etkileniyor ama birçok şehre göre daha modern olduğu da aşikar.

Yol kenarında her an görebileceğiniz asırlık ağaçları, tıpkı şehrin yüzyıllardır süregelen tarihi gibi… Fars kültürüne en yakın şekilde temas edeceğiniz bu şehirde gezmeniz gereken birçok yer var.  Sadabat ve Niavaran Sarayı ile Tahran’ın en görkemli yüzünü görebilir; Reza Abbasi Müzesi ya da Ulusal Arkeoloji Müzesi ile bir tarihe tanıklık edebilirsiniz.

Ülkemizden vizesiz olarak seyahat edilebilen bu mistik şehri, bu kadar yakınımızda iken mutlaka görmek lazım. Tabii gitmeden önce ülkede şeriat hakim olduğu için bilmeniz gereken kuralları da unutmayın. Bu kalabalık metropol şehrini 2 gününüzü ayırarak tamamen gezebilir; İran’ın diğer şehirlerine geçiş yapabilirsiniz.

Tahran’a Ne Zaman Gidilir?

Tahran’da karasal iklim hakim. Bu nedenle, tahmin ettiğiniz gibi kış aylarında gitmek üşümek anlamına geliyor. Ayrıca yağışlı hava koşulları nedeniyle de gezmeniz biraz zor bir hale gelebilir. Şehri ziyaret etmek ve sokaklarını keşfetmenin tadını daha iyi alabilmek için daha ılıman ya da sıcak dönemleri tercih etmelisiniz. Bunun için Mayıs ile Eylül ayları arasındaki dönemi tercih edebilirsiniz.  Karasal iklimden dolayı değişen bir hava durumu söz konusu olduğu için gitmeden önce kontrol etmeniz de fayda var.

Tahran’da Gezilecek Yerler

Saraylarıyla ünlü bu şehirde, gezmeye ilk olarak Tahran’ın güzide saraylarından başlayabilirsiniz. UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de olan Gülistan Sarayı, Kaçar Hanedanı döneminden kalma, şehrin en önemli yapılarından biri. Günümüzde bir müze olarak hizmet veren saray, birbirinden ihtişamlı bölümlere sahip. Görülmesi gereken bir diğer saray ise Niavaran Sarayı. Birbirinden değerli halıları, objeleri, yemek takımları ve daha nice parçasıyla neredeyse hiçbir değişiklik yaşamadan günümüze kadar gelmiş olması bir mucize. Pehlevi Döneminden kalan Sadabat Sarayı da görkemli yapısı ile sizin ziyaret etmenizi bekliyor.

Tıpkı sarayları gibi, şehirde müzeler de fazla sayıda. Her bir parçası ise para biçilemez. Reza Abbasi Müzesi ile başlayarak milattan öncesi ve sonrasına ait birçok değerli eseri bir arada görebilirsiniz. Bronz, altın, gümüş mücevherler, heykeller, seramikler…

İran’ın Prehistorik döneminden Sasaniler dönemine kadar tanıklık edebileceğiniz Arkeoloji Müzesi ise bir diğer alternatif. Persepolis’te bulunmuş eşsiz eserler, altın tabletler ve meşhur Tuz Adam’ı burada görebilirsiniz. Dünyanın en zengin ve değerli müzesi olarak kabul edilen Ulusal Hazine/ Mücevher Müzesi ise sizi şaşırtacak. Derya- i Nur Elması, Elmaslı Taç, Güneş Tahtı ve Nadir Şah Tahtı gibi değeri parayla ölçülemez birçok eser burada yer alıyor.

Şehirden dönmeden, Gülistan Sarayı’ndan çıktıktan sonra hemen yakında bulunan Kapalıçarşı ve Ulu Cami de mutlaka es geçilmemeli. Doğu ülkelerinin en büyük çarşılarından biri olmasının yanı sıra, türlü türlü kumaş, giyim, mutfak eşyası, altın, gümüş gibi ürünleriyle de görülmeye değer.

Tahran’da Ne Yenilir?

Oldukça köklü İran kültürünün etkileri, elbette ülkenin mutfağına ve lezzetlerine de yansımış. Yolunuz Tahran’a düşerse tatmadan dönmemeniz gereken birçok lezzet var. Üstelik ülkemizdekilere benzer tatlar olduğu için çok seveceğinizden de eminiz. Gidince ününü çokça duyduğunuzdan emin olduğumuz ve ülkemizde de bilinen bir tat olan Acem pilavını mutlaka tatmalısınız. Pirinç ve kırmızı etle yapılan pilav ülkede de sıklıkla tüketiliyor. Hazır pilavla başlamışken, farklı bir pilav türü olan Çilavı da denemeyi unutmayın.

Pilav çeşitleriyle ve safranıyla ünlü bu mutfakta, Tah Chin’i denememek de olmaz.  Safranlı pilav ve tavuk parçalarıyla yapılan bu yemek oldukça lezzetli. Tahran’a özgü Abgusht yemeği ise yapımı saatlerce süren bir efsane diyebiliriz. Kuzu eti, biber, domates gibi sebzelerle yapılan yemek şehrin en leziz tatlarından biri. Tüm bu yemeklerin üzerine meşhur tatlarından bahsetmemek de olmaz. İran dondurması olarak da adlandırabileceğimiz Bastani, safranlı, güllü ve fıstıklı çeşitleriyle son derece popüler. İran’a ve Tahran’a özgü yemekleri tadabilmeniz için önerilerimizden ilk Kubaba Restoran. Yemeklerde biraz daha modern yorum ve farklı dünya mutfakları da arıyorsanız Divan Restoranı tercih edebilirsiniz.

Tahran’dan Ne Alınır?

Tahran ve alışveriş kelimeleri yan yana gelince akla ilk gelen seçenek tabii ki Kapalıçarşı. Oldukça yerel ürünler bulabileceğiniz bu çarşıdan hem kendiniz hem de sevdikleriniz için birçok hediye alabilirsiniz. Seramikler, tekstil ürünleri, bakır mutfak eşyaları ve kaliteli kumaşlar için Kapalıçarşı güzel bir adres olacak.

Şehirde alışveriş merkezi ya da büyük çapta mağazalar pek olmadığı için çarşı ve pazarlar alışveriş için son derece ideal. Tahran’dan dönmeden almanız gerekenlerden bir diğer ise, halı kilim. Şehirdeki çarşılardan otantik ve el dokuması halı ve kilimler alabilirsiniz. Fars stili halıların yanı sıra, antika eşyalar ve ipek ürünler de alabilirsiniz.

Tahran’da Eğlence & Aktivite

Bildiğiniz üzere İran devriminden sonra, ülkede köklü bir değişiklik yaşandığı malum. Bu nedenle gece hayatını merak edenler için yasak olduğunu açıkça söyleyebiliriz. Fakat bu şehirdeki herkesin yasaklara uyduğu anlamına gelmiyor. Bu yüzden açıkça yapılmasa da bazı mekanlarda eğlenceler düzenlenebiliyor ve sıklıkla ev partileri yapılıyor.

Şehirde bol sayıda park olduğu için, parklar şehrin eğlenceli yüzü. Burada dinlenebilir, parkta bulunan spor araç gereçlerini ve masa tenisi gibi oyunlarını oynayabilirsiniz. Üstelik manzara ve parkların peyzajı son derece modern. Park- e Shahr ve Telegani Parkı ise bunun en güzel örneklerinden.  Ayrıca ülkede tiyatronun önemli bir yeri var. Kadın ve erkek oyuncuların bir arada oynayamama gibi bir durumları olsa da, Tahran’daki tiyatro programlarını takip ederek izlemeye gidebilir, o atmosferi yaşayabilirsiniz. Son olarak yolun düşerse, Tahran için önemli bir yeri olan ve halk tarafından devrimin simgesi olan Azadi Kulesi’ni de görmenizi öneririz.

Tahran’da Nerede Kalınır?

Tahran’ı ziyaret edenler görecektir ki burada birçok konaklama imkanı var. Lüks oteller de bulabiliyorsunuz, butik oteller de. Konaklamak için Firdevsi Meydanı ve Bazar Bozorg bölgeleri oldukça ideal.
Kalmak için kaliteli ve lüks sayılabilecek bir otel arıyorsanız Tahran Espinas International Hotel’i önerebiliriz. Keshavarz bölgesinde bulunan otelde birçok imkan mevcut ve son derece konforlu. Tehran Homa Hotel ise biraz daha otantik ve uygun fiyatlı bir seçenek. Vanak Meydanı’nda bulunan otelin konumu da oldukça iyi. Aynı zamanda havuzu ve güzel bir restoranının olması da avantaj.